EKREM DEMİRLİ: KEŞFÜ’L MAHCÛB OKUMALARI 3. SEMİNER ÖZETİ

Seminerin Amacı ve İçeriği

Ekrem Demirli’nin üçüncü semineri, Hucuveri’nin Keşfü’l-Mahcûb eserinde tasavvufun sistematik ve ahlakî yönlerini analiz etmeye odaklanmıştır. Seminer, birey, ahlak, bilgi ve dindarlık ekseninde modern ve klasik perspektiflerin karşılaştırıldığı geniş bir çerçeve sunar. Hucuveri’nin düşüncesinin, tasavvufu hem bir bilim hem de pratik bir ahlak sistemi olarak ele aldığı belirtilmiştir. Ayrıca, bireysel sorumluluk, benlik ve toplumsal eleştiriler gibi konulara değinilmiştir.

Ana Temalar

  1. Bilgi ve Bireysellik Hucuveri’nin bilgi anlayışı, nesnel ve kesin hakikatlere dayanır. Seminer, Müslüman toplumlarda bilgiyle bireysel sorumluluk arasındaki bağın tartışıldığı bir platform sunar. Özellikle ruh ve beden ilişkisi üzerinden, birey kavramının zayıfladığı veya sorgulandığı reenkarnasyon gibi alternatif görüşlerin eleştirisi yapılmıştır.
  2. Tasavvuf ve Ahlak Hucuveri’nin tasavvuf anlayışında ahlak, bireysel benliği aşmayı ve Tanrı’ya teslimiyeti içerir. İhlas, riyadan uzak bir şekilde Tanrı’nın rızasını esas almak olarak tanımlanır. Seminer, ahlakın bireysel üstünlük veya gösterişten arındırılmasının gerekliliğini vurgulamış, bu yaklaşımın tasavvufun özünde olduğunu ifade etmiştir.
  3. Bilgi ve Din Eleştirisi Hucuveri, bilgiyi yeterli görmeyen veya eleştiren gruplara karşı bir savunma geliştirmiştir. Tasavvufun erken dönemlerinde ortaya çıkan bilgi karşıtı yaklaşımlar, ahlak ve eylem önceliğini öne çıkarırken bilimin sistematik yapısına meydan okumuştur. Demirli, bu çatışmayı klasik İslam düşüncesi bağlamında değerlendirerek, bilgi ve eylemin birbiriyle ilişkili olması gerektiğini savunur.
  4. Modern ve Klasik Eleştiriler Seminerde, tasavvufun sadece İslam dünyasına özgü olmadığı, dünya çapında insanlık hallerine yönelik bir eleştiri sunduğu ifade edilmiştir. Modern dünyada bilgi ve bilim karşıtı eğilimlerin halen devam ettiği, bu durumun tasavvufun temel eleştirileriyle ilişkilendirilebileceği belirtilmiştir.
  5. Tasavvufun Normalleşme Süreci Hucuveri, tasavvufu aşırılıklardan arındırarak daha uyumlu bir yapı hâline getirme çabasında önemli bir figür olarak sunulmuştur. Seminerde, bu sürecin tasavvufun ahlak ve bilgi temellerine dayanarak gerçekleştiği, bunun da Sünnî tasavvufun doğuşunu şekillendirdiği vurgulanmıştır.

Sonuç

Ekrem Demirli’nin üçüncü semineri, bireysellik, ahlak ve bilgi arasındaki karmaşık ilişkileri derinlemesine analiz ederken, Hucuveri’nin tasavvufu bir bilim disiplini ve pratik ahlak olarak nasıl kurguladığını açıklamaktadır. Seminer, modern dünyada bilginin ve ahlakın karşılaştığı sorunlara klasik tasavvufi bakış açısıyla yanıtlar sunmuş, tasavvufun bireysel ve toplumsal dönüşümdeki önemini yeniden vurgulamıştır.

 

Purpose and Content of the Seminar

Ekrem Demirli’s third seminar focuses on analyzing the systematic and ethical dimensions of Sufism in Hujwiri’s Kashf al-Mahjub. The seminar examines themes of individuality, ethics, knowledge, and piety, comparing classical and modern perspectives. Hujwiri’s thoughts are explored as a framework that establishes Sufism as both a scientific discipline and a practical ethical system. The seminar also addresses concepts like personal responsibility, selfhood, and societal critiques.

Key Themes

  1. Knowledge and Individuality
    Hujwiri’s concept of knowledge is based on objective and absolute truths. The seminar discusses the relationship between knowledge and individual responsibility in Muslim societies. Through critiques of concepts like reincarnation, the discussion highlights challenges to the definition and continuity of individuality.
  2. Sufism and Ethics
    Hujwiri presents ethics as transcending personal ego and emphasizing submission to God. Ikhlas (sincerity) is defined as prioritizing God’s will over ostentation. The seminar stresses that ethical behavior must be devoid of self-promotion or vanity, reflecting the essence of Sufism.
  3. Critique of Knowledge and Religion
    Hujwiri defends knowledge against groups that deem it insufficient, highlighting the need for a balance between knowledge and ethical action. Early Sufis challenged systematic approaches to knowledge, prioritizing morality and action over theoretical frameworks. Demirli argues for the integration of knowledge and action as complementary elements.
  4. Modern and Classical Critiques
    The seminar underlines that Sufism is not exclusive to the Islamic world but offers a universal critique of human conditions. It draws parallels between classical Sufi challenges and contemporary skepticism toward knowledge and science.
  5. The Normalization of Sufism
    Hujwiri emerges as a pivotal figure in moderating Sufism, steering it away from extremes and shaping it into a more balanced discipline. The seminar describes this process as foundational to the development of Sunni Sufism, emphasizing its ethical and knowledge-based principles.

Conclusion

Ekrem Demirli’s third seminar provides an in-depth exploration of the complex relationships between individuality, ethics, and knowledge. It highlights Hujwiri’s approach to Sufism as both a scientific discipline and a practical moral system. By addressing modern challenges to knowledge and ethics, the seminar reaffirms the role of Sufism in fostering personal and societal transformation.