AYHAN ÇİTİL: ARİSTOTELES, METAFİZİK OKUMALARI 11. SEMİNER ÖZETİ
- Seminerin Amacı ve İçeriği
Bu seminerde Aristoteles metafiziği, “kendi başına nesne” fikri üzerinden çağdaş teorik fizik sorunlarıyla ilişkilendirilerek yeniden ele alınır. Ayhan Çitil, özellikle Leibniz’in monadoloji kavramını, klasik mekaniğe ilişkin metafizik bir temellendirme girişimi olarak değerlendirir. Hareketin kaynağı, uzay-zamanın statüsü, birey ve cevher anlayışı gibi temel konular tartışılırken, Platoncu bir metafizik anlayışın bu meselelerde nasıl daha derin bir çözüm sağlayabileceği gösterilir. - Ana Temalar ve Başlıklar
- Leibniz’in Sorun Alanı: Tane, Hareket ve Uzay-Zaman
Leibniz’in metafiziği, klasik mekanikte çözülemeyen “birey nasıl vardır?”, “hareketin kaynağı nedir?” ve “uzay-zaman nedir?” gibi sorunlara cevap üretmeye çalışır. Ona göre cevher, tüm yüklemlerini bir ve aynı anda taşıyan bir varlıktır. Uzay-zaman ise bu monadların temsillerinin düzenidir. - Monadoloji ve Birey Anlayışı
Leibniz, bireyleri tüm yüklemleriyle birlikte tanımlar. Bu görüşe göre bir bireyin tüm ilişkisel ve içkin özellikleri özne kavramında içerilmiştir. Her birey bir “monad” olarak kendi içine kapalıdır ve dışsal etkileşim önceden kurulmuş bir uyumla mümkündür. - Platoncu Eleştiri ve Kendindelik Sorunu
Çitil, Leibniz’in kendini Platoncu olarak tanımlamasını eleştirerek, onun cevher anlayışının aslında duyusal farkındalığa dayandığını ve düşünülür olanı dışladığını belirtir. Platon’un “idea”sı gibi aşkınlık içeren bir “kendinde olan” anlayışı Leibniz’de yoktur. - Fenomenal Alanın Sınırları ve Kantçı Eleştiriler
Leibniz’in uzay ve zamanı temsillerin düzeni olarak tanımlaması, Kant tarafından “amfiboli” olarak eleştirilir. Kant’a göre uzay-zaman, saf görü biçimleri olarak temellendirilmeli ve kavramsal olarak indirgenemezdir. - Çağdaş Fizik Bağlamı ve Yeni Metafizik Gerekçeler
Çitil, klasik mekanik sonrası kuantum mekaniği, gözlemci-gözlemlenen ilişkisi ve parçacık-dalga ikiliği gibi yeni problemleri de dikkate alarak bir metafiziğin hem teorik fizik hem de ontoloji düzeyinde açıklayıcı olması gerektiğini savunur. - Kendinde Çokluk ve Mekânın Ontolojik Yapısı
Seminerin sonunda, “kendinde çokluk” fikri ele alınır. Unsurların birle ve olan ilişkisiyle değil, doğrudan bir ile olan ilişkisi aracılığıyla bir aradalığına vurgu yapılır. Bu yapı, modern anlamda bir uzam veya koordinat sistemine değil, bir metafizik yönlülüğe dayanır.
- Sonuç
Ayhan Çitil, bu seminerde klasik mekanik ile metafizik arasında bağ kuran Leibniz’in yaklaşımını derinlemesine analiz ederken, Platoncu bir felsefî çerçevenin bu tür sorunları aşabilecek daha güçlü bir zemin sunduğunu savunur. Hem kendindelik hem çokluk kavramları bakımından çağdaş fiziği kuşatabilecek bir metafizik yeniden inşa edilmelidir. - Purpose and Content of the Seminar
In this seminar, Aristotle’s metaphysics is reinterpreted through the concept of the “object in itself,” with a comparative focus on Leibniz’s classical metaphysics and mechanics. Ayhan Çitil explores how foundational questions in modern physics—such as the nature of motion, the structure of space-time, and the individuality of substance—relate to metaphysical frameworks. The seminar particularly critiques Leibniz’s monadology and contrasts it with a Platonic approach to being, highlighting the philosophical need for a deeper ontological basis. - Main Themes and Topics
- Leibniz’s Problem Space: Atom, Motion, and Space-Time
Leibniz addresses unresolved problems in classical mechanics, such as “how does the individual exist?”, “what is the origin of motion?”, and “what is space-time?”. He defines substance as a being that contains all of its predicates at once, while space-time is the relational order of monads’ representations. - Monadology and the Nature of the Individual
In Leibniz’s system, individuals are defined by the totality of their attributes, all of which are encapsulated in the concept of the subject. Monads are self-contained and do not causally interact; any apparent interaction is due to a pre-established harmony. - Platonic Critique and the Problem of Self-Sufficiency
Çitil critiques Leibniz’s self-declared Platonism, arguing that his metaphysics is rooted in sensory distinctness and lacks the transcendental notion of “being-in-itself” found in Plato’s idea. Unlike Plato, Leibniz does not posit a realm of being that transcends representation. - Limits of Phenomenality and Kantian Criticisms
Kant accuses Leibniz of “amphiboly” for defining space and time as conceptual orders. For Kant, space and time are pure forms of intuition and cannot be reduced to relational logic—they are conditions for experience, not conceptual derivations. - Contemporary Physics and the Need for a New Metaphysics
Referring to quantum mechanics and the observer-observed dilemma, Çitil argues that metaphysics must now address not only ontological but also theoretical physics-level explanations. Issues like wave-particle duality demand a revised metaphysical framework. - Multiplicity-in-Itself and the Ontological Structure of Space
The seminar concludes with an examination of “multiplicity-in-itself,” where elements are unified not through each other but through their direct relationship to the One. This framework does not resemble modern spatial or coordinate systems but implies a metaphysical orientation. - Conclusion
Ayhan Çitil’s seminar offers a detailed critique of Leibniz’s attempt to ground classical mechanics metaphysically and proposes that a Platonic model provides a more robust alternative. The metaphysical reconstruction he calls for must address the ontological and physical dimensions of being, integrating contemporary scientific challenges with philosophical depth.